Evden Çalışırken Şirket Verilerini Korumak İçin En İyi Uygulamalar
Şirketiniz İçin Kullanılabilecek VPN Uygulamaları Nelerdir? İşte Tüm Detaylar...
Evde çalışmak mı? Başta kulağa hoş geliyor: pijamalarla toplantılar, kahve molaları istediğin kadar uzun. Ancak perde arkasında, güvenlik açıkları sinsice bekliyor. Özellikle de şirket verileri söz konusu olduğunda. İster bir start-up'ta çalışıyor olun, ister kurumsal bir yapının parçası, ev ortamının rahatlığı bazen büyük tehditlere kapı yaralayabilir.
1. Şirket Verileri Nerede, Güvenlik Orada
Basit gibi görünse de hâlâ birçok çalışan, verileri dizüstü bilgisayarlarında rastgele klasörlerde saklıyor. İş belgelerini masaüstüne bırakmak, sanki evin anahtarını apartmanın girişine bırakmak gibi. Öncelikle tüm iş dosyalarının şifreli bir bulut ortamında tutulması önerilir. Google Workspace, Microsoft 365 gibi kurumsal çözümler, verileri şifreleyerek saklar. Bu tür çözümler kullanılsa bile, dosyaları sadece ihtiyacınız olduğunda açın. Sürekli açık kalmaları, saldırganlar için açık kapı bırakır.
2. VPN Kullanımı Artık Lüks Değil, Mecburiyet
İnternete bağlandığınızda, sistemlerimiz pek çok noktadan geçiyor. Kamusal Wi-Fi noktalarından çalışıyorsanız (bir kafede ya da sıcaklıktaki örnekte), bloklar sanki bağırarak yayılıyormuş gibi herkese açık olabilir. Bu nedenle, güvenli bir bağlantı sağlamak için VPN kullanmak kritik bir adımdır.
VPN, bağlantıların şifreleri ve sizi “bir IP” üzerinden yönlendirir. Eğer güvenilir bir VPN bulunursa, VeePN indir bağlantısından yararlanabilirsiniz. VeePN, masaüstü ve akıllı telefonlar için hem tarayıcı eklentisi hem de VPN uygulamalarıyla kullanım kolaylığı sağlıyor. Kısacası VPN’siz bağlantı, kapısı olmayan bir ev gibidir.
3. Cihazlarınızı Güvenlik Kalesine Çevirin
Şirket laptopu mu kullanıyorsunuz? Yoksa kendi bilgisayarınızı mı? Her iki durumda da cihazınız bir kale gibi korunmalı. Güncellemeleri atlamayın. Evet, o "şimdi değil" diye ertelediğiniz Windows güncellemeleri aslında yeni güvenlik açıklarını kapatmak için yayınlanıyor. Ayrıca güçlü bir antivirüs yazılımı kullanın. Basit bir kötü amaçlı yazılım, ekran görüntülerini alabilir, tuş vuruşlarını kaydedebilir. Bu da, tek bir e-postayla yüzlerce müşteri verisinin sızmasına neden olabilir.
4. Tarayıcı Güvenliği: En Zayıf Halka
Tarayıcılar genelde göz ardı edilir. Oysa ki birçok siber saldırı tarayıcı üzerinden gerçekleşir. Güvenli olmayan eklentiler, çerezlerle takip sistemleri veya oltalama siteleri; hepsi tarayıcınızı kullanır. Bu nedenle, tarayıcı eklentilerini dikkatle seçin. Güvenilir bir uzantı arıyorsanız, Chrome VPN uzantısı kullanıcılar arasında oldukça popüler. Hem bağlantı şifrelemesi sağlar hem de reklamları engelleyen özellikleri bulunur. Tarayıcıyı sadece bilgi aramak için değil, güvenli bilgi taşımak için kullanın.
5. Kimlik Doğrulamada Çift Katman: “Ben Gerçekten Benim”
Şifreler, tek başına artık yeterli değil. 2024 yılında yapılan bir araştırmaya göre, siber saldırıların %81’i zayıf veya yeniden kullanılan şifreler nedeniyle gerçekleşti. Bu nedenle çift faktörlü kimlik doğrulama (2FA) şart. Google Authenticator, Microsoft Authenticator gibi uygulamalar, bir adım daha güvenli olmanızı sağlar. SMS ile gelen kodlar bile, hiç kullanmamaktan iyidir. Hatta bazı şirketler biyometrik kimlik doğrulama sistemlerine geçmeye başladı bile. Parmak izi, yüz tanıma... Kimliğiniz artık bir parola değil, sizsiniz.
6. Aile Bilgisayarı mı? Risk Çanları Çalıyor
Evden çalışanların %37’si şirket cihazı yerine kişisel bilgisayarını kullanıyor. Bu da başka kullanıcıların (örneğin çocuklar) aynı bilgisayarda oyun veya web sitelerine girmesi demek. Bu, cihazı ciddi bir tehdit haline getirir. Çözüm? Ayrı kullanıcı profilleri oluşturun. Çocuklar için "kısıtlı erişim" profili, sizin için "iş modu". Ayrıca ekran kilidini her zaman aktif tutun. 5 dakikada çay alacağım diye masadan kalkmak, açık kalmış bir Excel dosyasının ekran görüntüsü alınmasına neden olabilir.
7. Fiziksel Güvenlik Hâlâ Geçerli
Dijital çağdayız ama fiziksel tehditler hâlâ var. Bilgisayarınızı açık bırakıp markete gitmeyin. Tanımadığınız biri eve geldiğinde cihaz ekranını kapatın. Basit ama etkili: webcam kapağı. Birçok zararlı yazılım, kameranızı uzaktan açabiliyor. Sizi değil, ekranınızı izliyor olabilirler. Ve bu bilgi, yanlış ellere geçtiğinde büyük maddi zararlar doğurabilir.
8. E-Posta Hijyenine Dikkat
“Selam, bu belgeye hemen bakman gerek!” diye gelen mailler, genelde en büyük tehdidi taşır. Oltalama saldırıları evden çalışırken daha da arttı. Bir tıklama, tüm şirkete virüs yayabilir. Bilinmeyen adreslerden gelen ekleri açmayın. Linkleri kontrol edin. Gerçek bir siteye yönlendirilmiş gibi görünen linkler, aslında tehlikeli olabilir. Basit kural: Şüpheliysen, tıklama. Kimin gönderdiğini bilmiyorsan, sil.
9. Şirket Politikalarını Tanıyın, Uygulayın
Son olarak, şirketinizin uzaktan çalışma protokolünü okuyun. Evet, sıkıcı olabilir. Ama bilmediğiniz bir güvenlik kuralını ihlal etmek, size pahalıya patlayabilir. Şifreleme kuralları, bağlantı sınırları, yedekleme yöntemleri… Hepsi önemli. Güvenliğiniz yalnızca sizin değil, bütün ekibin sorumluluğudur.
Sonuç: Güvenlik Konforun Önüne Geçmeli
Evden çalışmak, özgürlükle birlikte sorumluluğu da getirir. Sadece iyi bir internet bağlantısı yeterli değil; veri güvenliğine dair bilinç, alışkanlık hâline gelmeli. VPN’siz çalışmayın, tarayıcı uzantılarınızı kontrol edin, cihazınızı kalkan gibi koruyun. Unutmayın, her veri bir değerdir. Ve her değer korunmaya değerdir. Şirketinizi korumak, evde başlar.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.